Başarmak mı lazım yoksa

Bir an hayal dünyamızda gezinirken kendi kendimize veya bir sohbet-muhabbet ortamında “İkisinden birini tercih hakkı olsa başarı mı yoksa mutluluk mu tercih edilmeli?” diye bir soru ortaya atılsa nasıl bir cevap verirdiniz?

Sizi bilmem ama ben uzun zaman bu konu üzerinde zihin egzersizi yapmadan önce tercih hakkımı kullanmakta çok zorlanırdım. Çünkü, azcık üzerinde kafa yorar yormaz hayatın farklı alanlarında başarılı olmadan mutlu olunamayacağı veya mutluluk olmadan başarının anlamsızlığı görüşüne varırdım. Sahi biz insanlar için önemli olan hangisi; başarı mı yoksa mutluluk mu?

Gerek Batı’dan gerek Doğu’dan düşünürler tarafından bu iki önemli konu üzerinde o kadar çok kelam edilmiştir ki, az bir kısmını okuyup düşünmeye bile bir insan ömrü yetmez sanıyorum.

Aslında biz insanlar farkında olmadan bütün tercihlerimizi bu iki konu üzerinde odaklanarak yapıyoruz. İster çalışıyorken olalım, ister eğlenirken… Tercihlerimizin odağında hep bu iki kelimenin içerdiği anlamlar var. Başarılı olmayı istiyoruz çünkü mutlu olmayı arzuluyoruz. Mutluluğu çok istiyoruz, çünkü içimizde hep başarma isteği var ve yaşam boyu pek çok defa bu istek bizi motive ediyor, hatta yaşama sımsıkı bağlanmamızı sağlıyor.

Hayatta tercihlerimizi bu iki kelimenin, yani başarı ve mutluluğun ekseninde yaptığımıza göre öncelikle bir tarif yapmakta yarar var. Sahi size sorulsa ve dense ki, “Birkaç cümle ile başarı ve mutluluğun tarifini yapar mısın?” siz nasıl bir tarif yapardınız? Kuşkusuz kendi hayat deneyimlerinize ve gözlemlerinize öncelik vererek bir tarif yapardınız.

İşte bu burada Doğu’dan ve Batı’dan bazı düşünürlerin özgün ifadelerine yer vermekte yarar var. Onlar ne demişti başarı ve mutluk hakkında? Onların bu konular hakkında neler söylediği hususunda kısa bir araştırma yaptığımızda karşımıza bir gerçek çıkıyor. Onların tariften çok sonuçlar üzerinde yorumlar yaptığını görürüz.

Örneğin CHARLES C. LEVER’in başarı hakkındaki düşünceleri şöyle: “Kimileri karşılarına çıkan ilk engelin karşısında yollarının bittiğine inanırlar. Bazıları ise engelin ötesine geçmeye çalışır ve yürümeyi sürdürürler. Bunlar ‘Hep daha fazlasını yapacağım’ ‘Ait olmaktan öte katılacağım’ ‘İlgilenmekten daha fazlasını yapacağım, yardımcı olacağım’ ‘İnanmaktan daha fazlasını yapacağım, anlayışlı olacağım’ ‘Hayal kurmaktan daha fazlasını yapacağım, çalışacağım’ ‘Öğrenmekten daha fazlasını yapacağım, ilham vereceğim’ ‘Kazanmaktan daha fazlasını yapacağım, kazandıracağım’ ‘Vermekten daha fazlasını yapacağım, hizmet edeceğim’ ‘Yaşamaktan daha fazlasını yapacağım, gelişip büyüyeceğim’ ‘Arkadaş olmaktan daha fazlasını yapacağım, iyi bir dost olacağım’ ‘Denemekten daha fazlasını yapacağım, mutlaka başaracağım’ diyenlerdir.”

“Başarının sırrı, bir işi yaparken elinden gelenin en iyisini yapmak ve o işi yaparken zevk, coşku, ve istekle dolu olmaktır.” Diyerek de ünlü kişisel gelişim uzmanlarımızdan PROF. DR. DOĞAN CÜCELOĞLU başarıyı daha farklı bir açıdan değerlendirmektedir. Ünlü bilim adamı PROF. DR. ALBERT EINSTAIN ise “Başarılı bir insan olmaya çalışmayın. Değerli bir insan olmaya bakın. Başarılı bir insan, hayattan, verdiğinden fazlasını alır. Değerli bir insan ise, hayata aldığından fazlasını verir.” diyerek başarının anlamına ilginç bir boyut katmaktadır.

Mutluluğa gelince. DR. RICHARD CARLSON “Huzurlu olabilmenin en etkili bir yolu, olumsuz ve güvensiz düşüncelerin çok çabuk kontrolden çıkabileceğini anlamaktır. Olumsuz ve güvensiz düşünceler içindeyken ne kadar gergin olduğunuzu fark ettiniz mi? Daha da önemlisi, sizi üzen konuların ayrıntılarına daldıkça gerginliğiniz, huzursuzluğunuz daha da artacaktır. Olumsuz bir düşünüş başkasına yol açar, o da başka olumsuz bir düşünceye… Sonunda iç huzurunuzun

tamamen bozulduğunu şahit olursunuz… Eğer hedefimiz daha huzurlu ve sevilen bir insan olmaksa, kesinlikle başka insanlara karşı olumsuz duygular içinde bulunmamamız gerekir.” Derken, tarihin ünlü İslam bilginlerinden GÂZÂLΠ “Bilmiş ol ki; mutluluğun anahtarı akıl ve uyanıklık, mutsuzluğun kaynağı ise gaflet ve aldanmaktır.” Der.  

Yazının devamı Bekir HAŞİMOĞLU tarafından yayınlanan Moral Yazıları isimli kitapta.

Bekir HAŞİMOĞLU

E-posta: bekirhasimoglu@gmail.com